D Vitamini | Yararları | Fazlalığı | Eksikliği | Yan Etkileri | Besin Kaynakları ve Takviyesi

D Vitamini, güneş ışığı ile temas sonucu deride üretilen, yağda çözünen, secosteroid yapıda bir prohormondur. Vücutta çeşitli metabolik değişikliklerle kalsitriol olarak bilinen, kalsiyum ve fosfat metabolizmasında önemli rol oynayan bir hormona dönüşür.

D vitamini eksikliği güneş ışığına yetersiz maruziyet, diyetle yetersiz alım, absorbsiyon problemleri nedeniyle ortaya çıkabilir. Son yıllarda yapılan
araştırmalar D vitamini eksikliğinin birçok insanda mevcut olduğunu göstermiştir.

D vitamini hakkında daha fazla bilgi için ilgili sayfamızı ziyaret edin.

D Vitamini nedir?

D Vitamini, güneş ışığı ile temas sonucu deride üretilen, yağda çözünen, secosteroid yapıda bir prohormondur. Vücutta çeşitli metabolik değişikliklerle kalsitriol olarak bilinen, kalsiyum ve fosfat metabolizmasında önemli rol oynayan bir hormona dönüşür.

D vitamini eksikliği güneş ışığına yetersiz maruziyet, diyetle yetersiz alım, absorbsiyon problemleri nedeniyle ortaya çıkabilir. Son yıllarda yapılan araştırmalar D vitamini eksikliğinin birçok insanda mevcut olduğunu göstermiştir. Bunlar infantlar, hamileler, emziren bayanlar, yaşlılar, ekvatordan uzak bölgelerde yaşayanlar, UVB’ ye maruz kalanlar ve koyu tenli insanlar olarak sıralanabilir. D vitamini eksikliğinin kronik kas iskelet ağrıları, Tip 1 ve Tip 2
diyabet, obezite, multipl skleroz, romatoid artriti, kardiyovasküler hastalıklar, osteoporoz, mikroalbuminüri, böbrek yetmezliği ve kolon, prostat, meme kanserleri de dahil olmak üzere birçok hastalık ve bozukluk üzerinde etkileri araştırılmaktadır.

Sonuç olarak, vitamin D replasmanının faydalı olmasının yanı sıra, toksisitesine de az rastlanmaktadır. Vitamin D tedavisi kolay, güvenli ve ucuzdur. Ailenin tüm bireylerine koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetleri sunan aile hekimi, risk grubundaki kişileri tespit edip replasman tedavisinin verilmesi konusunda dikkatli olmalıdır.

D vitamini yararları
  • Kas zayıflığına karşı vücudu korur,
  • Kalp atışının düzenlenmesinde etkilidir,
  • Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir,
  • Tiroid fonksiyonları ve normal kan pıhtılaşması için gereklidir.
  • Kalsiyum emilimini ve kalsiyumun aktif taşınmasını hızlandırarak artırır.
  • Sindirim sisteminden kalsiyum emilimini artırır ve kemiklerde kalsiyum birikimine yardım eder.
  • Kalsiyum ve fosforun bağırsakta emilimi ve vücutta kullanımı için gereklidir.
  • Kuvvetli kemik ve dişler, bu vitaminin kalsiyumu bu dokulara yerleştirmesiyle olur.
  • Bağırsak dokularındaki epitel hücrelerde kalsiyum emilimine yardım eden, kalsiyum bağlayıcı proteinlerin oluşumunu artırır.
  • Serotonin üretimini olumlu yönde etkilemekte ve strese karşı etkinliği olan magnezyum mineralinin emilimine de yardımcı olmaktadır.
  • T hücreleri olarak bilinen öldürücü hücreleri harekete geçirmesinde önemli rol oynayarak bağışıklık sistemini güçlendirir.
D vitamini temel kullanım alanları

Kronik kas iskelet ağrıları, Tip 1 ve Tip 2 diyabet, obezite, göz hastalıkları, multipl skleroz, romatoid artriti, kardiyovasküler hastalıklar, osteoporoz, mikroalbuminüri, böbrek yetmezliği ve kolon, prostat, meme kanserleri de dahil olmak üzere birçok hastalık ve bozukluk üzerinde etkileri araştırılmaktadır.
Tedavide kullanıldığı bazı hastalıklar şunlardır;

  • Vasküler Hastalıklar
  • Diabetes Mellitus
  • Multipl Skleroz
  • ALS
  • Kolon Kanseri
  • Prostat Kanseri
  • Miyopi
  • Retinoblastom
  • Makula Dejenerasyonu
  • Diabetik Retinopati
  • Üveit
  • Glokom
  • Tüberküloz
  • Viral Hastalıklar
  • Enfeksiyon Hastalıkları
  • Hipertansiyon
  • Tip2 Diyabet
  • Obezite
D vitamini eksikliği
  • Kemik ve diş yapısının bozulmasına, kemiklerin gücünü ve sertliğini kaybetmesine neden olur.
  • Çocuklarda raşitizm denilen kemiklerde gelişim bozukluğu ve dişlerin geç çıkması gibi hastalık ve şikâyetlere neden olabilir.
  • Yetişkinlerde ise kemik yumuşaması, diş çürümesi, huzursuzluk, uyku bozuklukları D vitamini eksikliği belirtileri arasındadır.
D vitamini fazlalığı ve yan etkileri

Kortikosteroidler (kortizon) kalsiyum emilimini ve D vitamini metabolizmasını bozarak osteoporoza yol açabilir. Şişmanlık (Obezite) tedavisinde kullanılan orlistat ve kolesterol düşürücü ajan olarak kullanılan kolestiramin, D vitamininin bağırsaklardan emilimini engellerler. Epilepsi (Sar’a) tedavisinde kullanılan fenobarbital ve fenitoin içeren ilaçlar D vitamininin karaciğerde etkin forma dönüşmesine engel olarak etkinliğini azaltır.

D vitaminin gereğinden fazla alınması D vitamini zehirlenmesi denilen bir tablo yaratır. Bu durumda kan kalsiyumu yükselir (hiperkalsemi) ve buna bağlı sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Bu durumu önlemek için ilaç prospektüsleri dikkatli okunmalı, D vitamini içeren birkaç ilaç bir arada alınmamalıdır. (Örneğin multivitaminler ve D vitamini preparatları bir arada alınmamalıdır).

D vitamini besin kaynakları ve takviyesi

D vitamininin iki temel formu vardır: Vitamin D2 (ergokalsiferol), ergosterolün ultraviyole B ışını ürünü olarak bitkilerde bulunur. Vitamin D3 ise dehidrokolesterolden kaynaklanır ve previtamin D3 içinden ultraviyole B ışını
geçtikten sonra oluşan üründür. Aslında vitamin D hem D2 hem de D3’ü ifade eder.

D vitamini endojen olarak sentezlenebilmesinin yanısıra, besinler yoluyla da alınabilir. Balık yağı, süt ve süt ürünleri, morina balığı yağı, sardalya, uskumru, somon, ton balığı, yumurta sarısı, tereyağı, yulaf ezmesi gibi besinlerde D
vitamini bulunur. D vitamini içeren besinlerde D vitamini etkin halde bulunmaz, önce karaciğer sonra böbrek tarafından iki aşamada aktif hale dönüşür. Ancak beslenmeyle D vitamini gereksinimini karşılamak oldukça zordur.

D vitamini hakkında daha fazla bilgi için ilgili sayfamızı ziyaret edin.